Ecdadımız, 102 yıl önce bugün, ortaya koyduğu destansı mücadele neticesinde topraklarına göz dikenlere karşı şanlı bir zafer elde etmiştir. Bu kahramanlığıyla; mazlum milletlere örnek olan İstiklal Mücadelemizin bayraktarlığını yapmakla beraber hür yaşamdan bir an dahi vazgeçmeyeceğini de bütün dünyaya haykırmıştır. Dolayısıyla tüm Şanlıurfalılar olarak ecdadımızın elde ettiği bu şanlı zaferin haklı gururunu yaşıyoruz.
Destansı mücadelesiyle büyük kahramanlık gösteren İlimiz, 1984’te “şanlı” unvanı, 2016’da da “İstiklal Madalyası” verilerek layık olduğu üzere taltif edilmiştir.
Bu mücadelede vatanı için şehitlik ve gazilik şerefine ulaşanların evlatları olarak, 102 yıl önceki şartlarda tüm imkânsızlıklara rağmen verilen mücadele ve gösterilen fedakârlığın idraki içindeyiz. Bu açıdan baktığımızda; bugün sahip olduğumuz değerlerimizin bedelinin ölçülmeyecek kadar kıymetli olduğunu görmekteyiz.
102 yıl önce olduğu gibi bugün de her türlü şartta yine aynı ruhla, birlik ve beraberlik içerisinde gerekli mücadeleyi göstereceğiz. Topraklarımıza, birliğimize, beraberliğimize ve kardeşliğimize yönelik tehditleri bir bir ortadan kaldıracağız. Ülkemizi, Büyük ve Lider Ülke olma yolundaki hedeflerinden alıkoymaya dönük çabaları bertaraf edeceğiz.
Ecdadımıza layık bir şekilde, onların açtığı yolda yürüyerek hem Şanlıurfa’mızı ismine yaraşır şekilde yüceltmek hem de Türkiye’mizi daha iyi noktalara getirmek için daha çok çalışacağız. Bu bakımdan 11 Nisan Kurtuluş Ruhu’nu her şeye rağmen yaşatmak ve gelecek nesillere taşımak önem taşımaktadır.
Bu duygu ve düşüncelerle; değerli hemşerilerimin 11 Nisan Kurtuluş Bayramını tebrik ediyorum. Kurtuluşumuza kanını, canını vermiş şehit ve gazilerimizi bir kere daha şükranla, rahmetle yâd ediyorum. Şanlıurfa’yı seven, emek veren, bağımsızlık ruhunu unutmayan, yaşayan, yaşatan ve geleceğe taşınması hususunda gayret gösteren bütün kardeşlerime teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi.