İbrahim Halil Çelik;
Güzel insan ,vefalı dost ve Urfa’nın tüm karakteristik özeliklerini sinesinde barındıran , muhterem ağabeyim Mahmut Gayberi de Hakka yürüdü bugün. Rabbim Rahmetiyle yargılasın onu.
Vefat haberini duyunca yüreğim burkuldu. Çok üzüldüm. Daha düne kadar vefat eden dostlarımızın acıları dinmemiş iken yüreklerimizde ; bu acı haber gıran geldi bana. Ama emri Hakka karşı boynumuz kıldan ince. Ölüm inkar edilemez acı bir gerçektir. Ölüm bir hiçlik değil , bir vuslattır. Sevenlerin kavuşma bayramıdır. Ama biz zayıf kullar olduğumuzdan zor alışıyoruz bu acıya. Sabır her acının reçetesidir. Dostların yerleri gönlümüzde her dem korunur ihtimamla. Lakin dünya gözü ile onlardan ayrılış zordur.
Senelerin dostu, sıra arkadaşım , gönül adamı, vefalı insan ;,Mahmut Gayberi ağabeyi tanıyan herkes inanıyorum üzülmüştür onun bu vefatına.
O , sessiz, sedasız ve sakin görünen bir gönül aslanı idi. Hal dili onun şiarı idi. Kermozade Şeyh Hüseyin Efendinin müntesibi ve Dede Osman Efendininde muhibi idi. Dede Osman Efendinin sohbet halkasında en uysalı , ama en derin düşüncelere dalanı idi Mahmut ağabey. Her dem düşünür ve zikir de dilinden düşmez idi onun. Sakin oturuşu bile onun ne kadar hüzünlü bir insan olduğunu ele verirdi.
Dr. Münip Görgünün ise; serap’a heyecan ve enerji dolu idi. Yerinde duramazdı Münip. Onun o tarihlerde FETÖ hakkında söyledikleri bugün ne kadar isabetli düşündüğünün işaretidir.
Aziz dostum , sevgili kardeşim ve ben Reis iken vekilim Ömer Saatçı ise ; mükrim,iyilik sever , babacan tavırlı , sade ve kararlı duruşlu idi. İşte tüm bu dostların halleri gözlerimin önünde birer filim şeridi gibi gelip geçiyor şimdi. Ah geçen güzel günlerimiz ah!
O unutulmaz Sıra Gecelerinde odada neler, neler konuşmazdık ki? Sofra yere serilince Kebabların hassı bizleri beklerdi mahzun mahzun. Çiğköfte gecelerinde ise ayrı bir neşe olurdu. Hele eşkili olunca ayrı bir haz alırdık o sofradan.
Yemeklerden sonra içilen çaylarla birlikte : Kültür , fikir , siyaset ve dini konular üzerinde uzun uzun konuşulurdu. Günün önemli mevzuların üzerinde durulurdu saatlerce. V. Bazen de Dede Osman Efendinin cuşa gelip ; deflerin ritmi arasında insanın içini titreten hazin sesiyle okuduğu gazeller gök kubbemizi çınlatır dururdu o kış gecelerinde.
Oda da ; Dede Osman’ın vefatından sonra Ömer Öncel, Ömer Saatçi, İbrahim Dörtkardeş ve Dr. Münip Görgün peş peşe gittiler ölümsüzlük alemine. Odanın bu güzel insanları bizleri yetim bırakıp gidiyorlar bu alemde.
Mehmet Kayacan onulmaz bir dertle pençeleşmektedir İstanbul’da . Hayat dolu o kırmızı sakallı ; bugün hasret bir yudum nefese.
Her Urfalının acı gününde yanında bulunan ve onların acılarına ortak olan, gönül adamı Hasan Dinç’i Bayramda aramıştım ,telefonda: “ Hastayım Reisim ! “ dedi sesi mahzun gelmişti bana. Bu her iki dostuma ve tüm diğer hastalara da şifalar dileriyorum.
Fuat Ebe, Niyazi Dikme, İbrahim İletmiş ve hayatta kalan diğer dostlarıma da sağlıklı uzun ömürler diliyorum Allah’tan.
Mahmut Gayberi ağabey ; siyasi fikrimin yumuşak gücü idi. Şecaatlisi, siyaseti iyi bilen Rahmetli Ömer Gayberi ağabeyi ise; kararlı ve dik duruşuyla Urfa’yı seven gönüllülerin gür sesi idi . Şeyh Bakır Fidan , Mahmut Akıllı hoca ve diğer gönül dostlarımızın siyasi fikriyatlara mahfuz kalmak şartıyla bana her zaman güç ve destek olmuşlardı. Her siyasi eylemimde bana gönüllerini açmışlardı bu Dostlarım.
Mahmut Gayberi , Hacı Kermozade Şeyh Hüseyin Efendiye intisablı idi. Dede Osman Efendiye olan muhabbetti de bundan naşi idi. O , konuşması dinlenen güvenilir bir dost idi. Urfa’nın yürüyen kibar yüzü idi. Tam bir Urfa beyefendi idi. Şevki Hafız , Şevket Denek ve Sabri Tepe ile muhabbetleri oldukça ileriydi.
Ben Ankara’dan her gelişimde Urfa’ya ve odaya giderdim dostlarımın ziyaretlerine. Ömer Saatçı kardeşim beni ağırlamak için Kebabçı Niyazi Dikme Ustadan kendi elleriyle kebab yapmasını rica ederdi. Niyazi Usta kardeşimizde maharetli elleriyle ve o gece gönlünü de katarak pişirdiği kebabları ve tadına doyum olmazdı. O gece başta Şevki Hafız, Mahmut Gayberi, Fuat Ebe,Dr. Münip Görgün, Hasan Dinç , İbrahim Dörtkardeş, Mehmet Kayacan, Ömer Öncel, İbrahim İletmiş ve benimle gelenlere bir toy ziyafeti olurdu adeta.
Urfa’nın kadim İrfan ve kültür merkezi olan bu oda geleneğimizde irfanî ve fikrî düğün gecesi ihya edilmiş olunurdu . Yenilen kebaplardan sonra dağıtılan ; aşktan tatlı ve.ölümden acı , mırra fincanlarına hayran kalınırdı. Kallavi fincanlar kahveyi ikram edenin ellerinde sanki raks ederdi. Ardından Seylan çayından , tavşan kanı , ince belli kadehlerde gelen çayları da yudumlanırdık. Ve günün önemli olayları üzerinde konuşmalar yapılırdı sıra ile geç saatlere kadar.
Sonra güzel bir musiki ziyafetine geçilirdi. İşte orada Şevki Hafızın o muhteşem davudi sesiyle gönlümüz inşirah bulurdu. Şair Abdi’den, Şair Şevket’ten , Şair Fehim’den Şair Nezihe Hanımdan ve Sultan’ı Şuara Yusuf Nabi’den gazellerle gecemiz ölümsüz olurdu adeta. .Aşkın ve sevginin filizlendiği bu topraklarda beyni ve gönlü Bayram etmiş bir halde evlere dağılınırdı.
En sonunda da hayat rehberimiz olan ilahi kitabımız Kur’an-ı Kerimden bir aşırı Şerif ile sona ererdi bu kutlu gece. . Bu senelerce , senelerce devam etti durdu. Gönüllerin baharı ve gülistanı olan bu mekanlar ; artık birer viraneye dönmesin. Bu güzel gelenek turizm adına ibiş edilmemelidir.
O günlerde varlıklarıyla bize ışık saçan bu kadim dostlarımız birer birer , bizleri bırakıp öbür dünyaya göç ediyorlar.
Elimizde kalan güzel insanlardan Mahmut Gayberi ağabeyimiz de bugün iyi atlara binip düştü önden gidenlerin peşine göç eyledi öbür aleme. Bu yıl dost kıran yılı oldu bence .Giden gidene. Çok dostumuzu verdik kara toprağa Urfa’da ve de Anadolu’da peş peşe.
Mahmut ağabey daha düne kadar senelerce binlerce insanı , sevgiliyi, anneyi veya babayı sevdiklerine kavuşturmak için kestiği biletlerle yola vuruyordu Asfalt yoldaki yazıhanesinin önünden. Ve bu kez sıra geldi kendisine.
Bugün de onun bileti kesildi öte aleme , tüm sevdiklerinin yanına. Güle güle aziz dostum; güle güle! Selam söyle bizden önce gidenlere.
Bugün dostlarımıza görevimiz; onların güzel hallerini ve güzel meziyetlerini birer birer anlatmalıyız bizden sonra geleceklere.
Urfa’nın ; İbrahim’i özelliğine sahip güzel insanları varlığı bize hala umut vermektedirler. . İyi insanlar dünyanın ışıklarıdır. Bu ışıklar bizim önümüzü aydınlatan birer İlim meşaledir.
Allah rahmet eylesin.
Mekanı cennet olsun.
Başta kederli ailesine, sevenlerine ve tüm dostlarına Allahtan sabırlar diliyorum.
İnna lillahi ve inna ve ileyhi raciün