Yaşayan Cennet Hanımlarından Fikriye Ablamızda Hakka Yürüdü Bugün
Allah rahmet eylesin.
Mekanı cennet olsun.
Rahmetli Fikriye ablamız yaşayan Cennetlik hanımlardan biri idi.
Bugün o da Hakka yürüdü.
Derviş Hocanın evde derdini çeken , onun tüm yiğitliğinin görünmez kahramanı ve belkemiği rahmetli Fikriye ablamız idi.
Ben; Farsça Gülistan ve Bostanı , Derviş Hocamdan okurken , bizim de çok kahrımızı çekmiştir Fikriye ablamız.
Derviş hocam evde çok yiğit idi. Çay bardakları hep dolu idi oturanların önlerinde. Gelen mürit ve talebelerini çay içmeden hatta yemek yedirmeden göndermez idi. .
Bu onun rahmetli eşinin sayende olduğu Urfa’da herkes tarafından bilinen bir gerçekti. Okuduğumuz derslerden sonra çok yemeklerini yedik dostlarla birlikte Halepli Bahçe mahallesindeki evlerinde.
Derviş Hocamın oğlu Muhammed daha küçük idi o zamanlar. Saffet Saygın , Halil Soran , Mehmet Oymak, Ömer Saatçi, Şevki Hafız ve beni çok severdik hocamızı. O da bizleri severdi. Hatta: “ İki Halil’den biri bana mürit olsa yeter Urfa’da. “ derdi Derviş Hoca.
Ben birlikte sigara içtiğim ve çok serbest konuştuğum birine nasıl mürit olurdum? Hiç bir kayda gelmeyen Serazat ÇELİK nasıl bağlanırdı birine? Saffet hemşehri olduğu için hocamıza çok latifelerde bulunurdu. Çok gülerdik dakikalarca. Sohbetti dinlenen biri idi sevgili hocamız. Şen ve espiriyi çok severdi rahmetli.
Arap Hoca, Said Tekin Hoca ile iyi dost idiler. Said hoca tasavvufta ibn-i Teymiyye Ahmet el Harrani’ nin çizgisine idi. Bende aynı yolda Said Hocama uyanlardan biri idim. Çok güzel günlerimiz olmuştu bu tüm önde giden büyüklerimizle. Çok geçmişimiz vardır bu ulu Çınar hocalarınızla çok. . Sırası gelince onlarla olan bu acı tatlı günlerinizi de bir gün yazarız elbet.
Allah bizleri birlikte haşr eylesin öte alemde Rahmet Peygamberinin liva - i Hamd sancağı altında.
Rahmetli Fikriye ablamızın üzerimizde çok Hakkı vardır. Yedi yıldır çektiği bu çile İnşaAllah ona kefaret olmuştur.
Başta oğlu Muhammed ile tüm kederli ailesine yüce Allah’tan sabrı cemiller diliyorum.
Bugün yedi yıl çektiği o amansız hastalıktan kurtulup Hakka yürüdüğünü duyunca çok kederlendim ve üzüldüm.
Ama ilahi kader, hepimiz için bir gün tecelli edecek. Sırası gelen bir bir göçüyor öte aleme. Melahat Armağan hoca hanım da yürümüştü bundan önce öte aleme. O da Urfa’da Kur’an’a hizmet edenlerdendi. Ölümsüzlük alemine önden göçenlere selam olsun. Kabirleri pür Nur olsun.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciün.
İbrahim Halil ÇELİK