İbrahim Halil Çelik; "Kadim dostum, güzel insan , vakıf adam , iyi bir tarihçi Ali İhsan İpek’te bugün Hakka yürüdü. .
Ali İhsan İpek hoca ; sözü özü bir olan, iyi bir Tarih öğretmeni ve gerçek bir dost idi. Her dem hakkın yanında tavır alır ve hele benim siyasi hayatımda hep yanımda duran bir zat idi. Her seçim öncesi , siyasi havayı koklar ve beni arar gerekli şeyleri söylerdi. Urfa’ya gelir dostlarıyla yardım ederdi. Çok hatıralarımız vardır onunla. Hiç irtibatımız kesilmedi Ali İhsan İpek hoca dostumla bugüne dek.
Vefat haberini duyunca damadı Ömer Faruk İpek’in mesajından, çok üzüldüm. Demek bugünde göç sırası gelmiş dayanmış Ali İhsan İpek Hocamın kapısına! Daha dün gibi hatırlarım ; kıymetli kerimelerini, Naci İpek abimizin değerli oğlu Ömer Faruk İpek ile izdivaçlarında onların nikahlarını ben Belediye Başkanı iken aktetmiştim. Ne çabukta geçmiş o günler.! Vay be ! Naci İpek abimiz, Aydın’da yılların eskitemediği dimağını hala Urfa için yormaktalar. . Şiirler yazmakta , hatıralarını kaleme almaktadır. Ah kader ah! Ne dostlar gönderdik bu yıl öte aleme. Ali Bahçivan, Ali Kaysı, Celal Aşar , Ali Dokucu, Bahri Umma , Sabri Sorguç, Şani Eren , Günsel Kayışlıgil , Nuzaffer Karadağ ve bugünde aziz dostum Ali İhsan İpek Hocayı gönderiyoruz ölümsüzlük alemine.
Ölüm inkar edilmez gerçek. Bizede elbet bir gün gelecek. Bu sene siyaset aleminden de kimler gitmedi ki ölümsüzlük alemine göç ederek. Ne dostları yola vurduk dört kollu tahtırevan üstünde omuzlarımızda. Önden giden tüm dostlara selam olsun. Onunla dostluğumuz öğretmenliğimizin ilk yıllar başladı ve ta bugüne kadar sürer. O Kuşadasında , Aydın’da aydınlatı Urfa’yı ; bense Ankara’dan ona seslendim durdum. . Sesimiz Urfa semalarında yankılanırdı. O İpek gibi sözleriyle ışıtırdı içimizi, bense Çelik bir zırh gibi direndim durdum tüm haksızlıklar karşında.
O , Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve Balıkesir Vakıflar Bölge Müdürlüklerinde bulundu. Sadullah Ergin bir dönem Hatay’da o bölge müdürü iken Vakıflarda onun Avukatı idi. Her Ankara’ya gelişte Ali İhsan hoca ile birlikte Mecliste ziyaret ederdik Gurup Başkan Vekili iken.
O dostlarını asla ihmal etmezdi. Ama hiç bir dem de Urfa’yı aklından çıkarmadı. Her karşılaşmamızda mutlaka Urfa’nın bir sorununu konuşurduk onunla. O hep Urfa ile yaşadı ve Urfa sevdasıyla öldü.
Allah rahmet eylesin.
Mekanı cennet olsun güzel dostumun.
Başta kederli ailesine , onu seven öğretmen camiasına, tüm dost ve öğrencilerine Yüce Allah’tan sabırlar diliyorum.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciün"