ŞANLIURFA İL SAĞLIK MÜDÜRÜME AÇIK MEKTUP

Sayın Müdürüm;

Hizmetlerinizden ve Şanlıurfa’yı tercihinizden dolayı sizlere teşekkür ederim.

Bu sokak dili ile konuşan,yolu Halk ve Hak olan birisi olarak size bu yazdığım açık mektup Şanlıurfa’nın kadir şinas halkının talebidir.

Bu mektubumu dikkate almanızı ve Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” vecizesinden yola çıkarak eksiği ve yalnışı varsa sizin engin tecrübenizle kabülünüzü arz ederim.

Sayın Hocam,size Doktorluk mesleğini ve idareciliği öğretmek haddimiz değil.

Bizim bildiğimiz sokak dili halk ve Hak’kın yolu.

Sorun,göreve geldiğinizden bu yana belki Urfa’da bir ilk olan “ihtiyaca binaen görevlendirme programları.

Adını böyle biliyoruz…

Hocam,bunun adı böyle konsa da halk arasında karşılığı öyle değil!...

Kibarcası “Şanlıurfa’dan kovma” programı olarak algılanıyor.

Bu konudaki kararınızı tekrar gözden geçirmenizi rica ediyoruz.

Şanlıurfa’nın  Suriye’den çok göç aldığını bizlerden daha iyi biliyorsunuz.

Harran Üniversitesinde doktor tutamıyorlar.

O da yönetimin bir zaafı.

Yakında oraya da bir dosya açacağız.

2014 yılında yapılan bir protokol gereği Şanlıurfa Sağlığı tek çatı altında toplanacaktı.

Üniversite ile yapılan bu protokol her ne hikmetse yürürlüğe konulmadı.

Bu konuyu siyasilerle tekrar gündeme getireceğiz.

İnşallah sizin de fikirlerinizden yararlanacağız.

Hocam,Mehmet Akif İnan Hastahanesinden Eyyubiye Hastahanesine bazı geçici tayinler yapılıyor.

İhtiyaca binaen olmamasına rağmen Doktor arkadaşlara mesleklerini hatırlatmamız gerekiyor.

Meslek dersleri içerinde,huzursuzluklara sabır dersleri veriliyormu bilmiyorum?

Huzursuz bir ortamda çalışan Doktor’dan nasıl verim alınır bilemem?

25 yıllık hekimleri çocukların gözlerini görmek için Eyyubiye’ye görevlendirme ile gönderilmesi ile oraya giden Doktorlara açık mesaj veriliyor.

Şanlıurfa’da Doktor’luk zorlaştı.Hele hele sen bir Şanlıurfa’lı Dokor oldunmu bu işi yapamazsın…

“Git tayin iste” bu Pandemi döneminde.

Atamalarda sınırlı.

Urfa Doktorsuz kalsın!

1970’li yıllara geri dönsün.

Hop…

Hop…

Siyasileri de güzel ikna ediyorsunuz.

Hocam,bunlar Devletin Vekili.

Seçimden seçime gelirler vekaleti alıp giderler.

Bizler sokaktaki garib gurebanın vekiliyiz…

Sessiz çoğunluğun,fakir fukaranın sesiyiz.

Sizin bu uygulamanız bir Üniversite tezi olacak gibi,bu uygulamadan % kaç randıman alınıyor acaba?

Eğer imkanınız varsa Şanlıurfa Harran Üniversitesine Onkoloji doktoru getirmeye çalışın hocam.

Her boyayı boyadık kaldı fıstığı yeşil…

Bizler Şanlıurfalılar olarak bu güne kadar her tarafımız boyandı boyanacak tarafımız kalmadı.

Siz Şanlıurfa’da görev yapan Doktorlara huzurlu ve sağlıklı çaışma ortamı sağlayın…

Diplomalarını test etmeyi,YÖK’ü bırakın…

Huzursuz bir çalışma ortamında çalışan Doktor nasıl sağlık dağıtır?

Hocam,Pandemi’den dolayı milletin kafası zaten karışık.Bari sizde daha fazla karıştırmayın.

Alışılmışın ötesinde uygulamalarınızı Pandemi sonrası uygulayın.

Doktorluk mesleği Bakkallık,Manavlık mesleği gibi bir meslek değil…

Bir Doktor yıllarca bir hastayı kontrolünde tutmaya tedavi etmeyi sürdürüyor.

Tedavilerin onbeş gün yirmi günde tamamlanamayacığını sizlerde bilirsiniz.

Gönderilen Doktorlara,”Geç geldin,erken nefes aldın,saçının jölesi yok” gibi kişilerin 30 yıllık meslekleri ile alay edercesine uygulamalardan vazgeçin.

Bu uygulamalar Sağlık Bakanlığı’nın hangi genelgesine hangi tamimine göre uygulanıyor.

Bu uygulamalar sonucunda hem hasta hemde Doktorlar mağdur ediliyor.

Ben fakir,Oxford’da okumadım,stajımı da orada görmedim.

Sokakta Halk’tan Millet’ten gördüm.

Halkın doğru bulmadığı uygulamalar her kes tarafından doğru bulunmaz.

Ha,Vekillerimiz doğru bulabilirler.Çünkü onlar çok okumuş,çok görmüş,keyfiyeti de kamiyeti de iyi bilirler.Onlar Devletin asil sahipleri öz be öz evlatlarıdır…

Bizlerde gariban üvey evlatlar.

Bırakın doktorumuzu  Urfa’dan kovmanın kibar yolunu…

Bırakın Urfa’yı tüm imkansızlıklara seven Doktorumuzu biz bağrımıza basalım.

Aziz Emektar