ANADOLUNUN HORMONSUZ EVLÂDI; MUHSİN YAZICIOĞLU.
(31 aralık 1954/25 mart 2009)
“İNSAN KÜÇÜKLÜRKEN BÜYÜR”
Diyanet tarafından umre için görevlendirilmiş bir yetkili anlatıyor..
Ankara'dan önemli kişiler (Bürokratlar, müdürler, başkanlar vs) heyet olarak umreye geleceğinin haberini alırlar. "Aman ha bu gelenler önemli kişiler dikkatli olun, hizmette kusur etmeyin" talimatlarıyla bu önemli kişileri beklemeye başlarlar.
Heyet gelmeden önce hazırlıklar yapılır. Heyet gelir, otele yerleştirilir.
Heyetteki bürokratlardan birisinin odası Kâbe'ye bakan taraf değil, diğer taraftan verilmiştir. Bürokrat Ankara'yı arar, araya adam sokar sonra görevliye talimat gelir. bürokratın odasını değiştirir. Değiştirene kadarda bürokrat görevliye fırça üstüne fırça atar. Görevlinin gönlü kırılır.
Başka bir yıl. Aynı otel, aynı oda. Bir telefon. Odasında teknik bir konudan dolayı (galiba klima arızası) heyetten birisi yardım ister.
Diyanet görevlisi ve otel teknik ekibi odaya çıkar. Tercümanlık yapmak için teknik ekiple odaya giden diyanet görevlisi oda da üç kişinin kaldığını görür.
Odada tekli iki yatak, yatakta heyetteki kişinin annesi ve eşinin yattığını kendisininde yerde yattığını öğrenir.
Görevli mahçup bir şekilde; "Efendim. Siz buraya geleli yedi gün oldu. Bu süre zarfında yerde mi yattınız? Söyleseydiniz size oda ayarlardık" der.
Odada yer olmadığı için yerde yatmak zorunda kalan kişi "Biz buraya ibadet etmeye geldik.Tatil yapmaya değil" diyerek görevliye mütevâzi bir şekilde cevap verir.
O kişi rahmetli "ŞEHİT Başkan, Muhsin YAZICIOĞLU'dur"
Küçülerek büyür insan, birilerinin tepesine basarak büyünmez !️“Toplumun ortak görüşü Muhsin Başkan, han köşesinde ölemezdi ona dağın zirvesinde ölmek yakışırdı.”
RABBİM RAHMET EYLESİN RAHMETİYLE DE MAĞFİRET EYLESİN.