İbrahim Halil Çelik "Melek Sima Bahri Umma da Göçtü  bu Dünyadan

   Allah rahmet eylesin. 

   Mekanı cennet olsun. 

   Bahri Umma hoca iyi bir insan ve güzel bir mümin idi. Öğretmenliği de mümtaz idi. Halim selim bir tabiatı vardı. Öğretmenler arasında bir iyi niyet elçisi gibi hareket ederdi. Sulh sever bir yiğit insan idi. O halim selim görünüşü altında çelikten  bir yürek taşırdı. 

    Bizim yürekten bağlı olduğumuz gönüldaş öğretmenler arasında  Bahri Umma hocananın ayrı bir yeri vardı. O kadife giydirilmiş bir demir  yumruk gibi idi. Ayrıca o her öğretmen tarafından da takdir edilirdi. Bahri hoca her zaman mantıklı düşünür, kibar konuşur , asla fevri hareket etmezdi.  Babam ile  Bahri hocanın babaları  iyi dost idiler. 

    Bahri. Hocanın abisi Süleyman Umma ile babam  hayvan pazarında celebcilik yaparlardı. Süleyman abi gözü kara bir tüccar idi. Babam ile Bağlarbaşı Mahallesinde  de komşu idiler.  Bedestandaki terzi dükkanlarında çok elbise dikmişti  babam bana. Kardeşi Lalo  çok içten bir dost idi. Beni her gördükçe gözlerinin içi gülerdi. 

     Sıra gecelerinde Narlıktaki evlerinde çok kez bir arada olduk rahmetli Bahri hocam ile. Bahri Hocanın melek  siması , güleç yüzlü ve beyaz teni gibi beyaz bir kalbi vardı. Asla kin tutmazdı.  Sesini yükseltmez,  tane tane konuşurdu. Dostları onun sohbetlerine bayılırlardı. Çevresine ışık saçan bir Kandil gibi idi. Gittiği yere keder asla giremezdi. Tahammül abidesi idi mübarek. Öğrencileri arasında saygı ile anılırdı her dem Bahri hoca.  Bahri Hoca gönül adamı ve ilim ile İrfan sevdalısı biri idi.  

     Ali Bahçivan rahmetlisiyle  iyi dost idiler. Medresenin  müdavimlerindendi Bahri Hoca. Nurların iyi bir şakirdi idi  O. Ali Bahçıvan hoca en önce  ahiret göç kervanına  katıldı. Sanki bu göç kervanının Sarvanı oldu Ali Bahçivan .  Urfa öğretmenlerinin parmakla gösterilen bu kıymetleri  melun hastalıktan birer  birer kırıldılar. 

    Ali Bahçivan hocanın  ardından  hemen peşi sıra Urfa’nın güzel öğretmenlerinden  Ali Kaysı, Melahat Armağan, Günsel Kayışlıgil, Celal Aşar, Muzaffer Karadağ, Ali Dokucu, Şani Eren, Sabri Sorguç, Ali Tahtasız, Halil Akgül(Cudi) dün vefat etti.  

     Bugünde Bahri Umma katıldı bu ölümsüzlük kervanına. Vefatını duyunca yüreğim burkuldu. Çok üzüldüm. Mahzun oldum. Kederlendim.

Bu ulu çınar dostlarımız bizleri yetim bırakıp gidiyorlar sevdiklerinin yanlarına.   Bahri hoca beni her gördüğünde yavaşça konuşan , konuşurken de  utanan o  tavrı  geldi gözlerimin önüne. O tam bir haya timsali idi. Güzel giyinirdi. Selam olsun önden ahiret göç kervanında  İlim meşalesini taşıyan bu yiğitlere. 

      İlmin ışığını genç dimağlara üşenmeden ve yılmadan  nakşeden bu ustalar birer birer ayrılıyor aramızdan. İlim sarayinin kandilleri  hocalarımız bizim İlim burçlarımızı yetim bırakarak gidiyorlar atamızdan  ebedi aleme.  Onların yerleri  bence doldurulması zor.  Bu aramızdan ayrılanlar birer kıymettirler. İnanayorum ki, Onların geride  bıraktıkları manevi evlatları  bu değerlerini birer elmas gibi sinelerinde taşıyacaklardır . Dostların ardından bunları yazmak hem bir vecibe hemde bir vefadır. Belki okuyanların duaları onlara kabirlerinde biner ışık olur. Selam olsun önden giden tüm yiğit dostlara. 

     Başta kederli ailesine , evlatlarına,  tüm akraba ve öğrencileriyle  ; öğretmenler camiasındaki  dostlarına  Allah’tan sabırlar diliyorum.

     İnna lillahi ve inna ileyhi raciün."